BACK IN THE DAY

Şarkı, yangının, eski bir kamyonetin benzininin ve verandada fırından çıkarılmış kekin kokusunu taşıyor. Bu nostalji değil, daha çok ayaklarımızın altında toprağı hissetmeye çalışmak gibi - o toprağın, yetişkinlerin selamlaşmaktan çekinmediği, çocukların karanlık basana kadar oynadığı ve“söz veriyorum” sözünün SMS koduyla onaylanmasına gerek olmadığı toprağın. Her satır, Noel oyuncaklarının bulunduğu kutuda bulduğum sararmış bir fotoğraf gibi. Ağlamak için değil, sadeliğin basitleştirme değil, karmaşıklaştırma ma özg ü rl ü ğü oldu ğ un u hatır l amak içi n. Ve b i r den b ir e her şe y bira z fazl a gelir s e... bu şarkı“geri” d üğm e si gibidir. Ger ç eğ i or t adan k a ldır m az, a ma ne f es a lma m ızı s ağlar. Gitar e şliğ i n de, ta b i i ki.